Lezbiyen, gay, biseksüel ve trans (LGBT) bireyler, heteroseksüellere oranla daha fazla ruh sağlığı sorunları yaşamaktadırlar. LGBT bireyler depresyon, düşük benlik saygısı ve yüksek derecede anksiyete gibi ruh sağlığı sorunları ile karşılaşırlar. Homofobik ve transfobik yaklaşım LGBT bireylerin ruh sağlığını önemli derecede etkilemektedir (2). Birçok araştırma sonucuna göre geyler, nefret suçları, reddedilme ve içselleştirilmiş homofobi yüzünden heteroseksüel erkeklere oranla ruh sağlığı sorunlarına daha yatkındırlar. İçselleştirilmiş homofobinin kronik stresle birleşimi ruh sağlığı sorunlarına yatkınlığı arttırır (3).
LGBT bireyler cinsel, fiziksel ve sözel şiddete maruz kaldıklarını belirtmişlerdir. Yapılan bir araştırmaya göre kendilerini eşcinsel olarak tanımlayan öğrencilerin heteroseksüel öğrencilere oranla okulda iki kat daha fazla devamsızlık yaptığı görülmüştür. Öğrenciler bu durumu yaralanmış olma, kendilerini güvende hissetmeme ve tehdit edilme gibi durumlara bağlamışlardır (4). Trans bireyler geçiş dönemini tamamladıktan sonra kendilerini daha iyi hissetmektedirler. Ruh sağlığı sorunları azalmakta ve hayattan daha fazla doyum almaktadırlar. Geçiş dönemi, bireysel, sosyal, tıbbi ve cerrahi açıdan olmak üzere çok boyutlu gerçekleşir. Trans bireyler sağlık hizmetlerinde olumsuz deneyim yaşadıklarını söylemişlerdir. Trans bireyler, anksiyete, stres ve depresyon gibi ruh sağlığı sorunları ile yüksek oranda karşılaşmalarına rağmen yalnızca yarısı bir sağlık hizmetine başvurmuştur. Önceden yaşadıkları olumsuz deneyimler nedeni ile ruh sağlığı hizmetlerine başvurmak istemediklerini söylemişlerdir (5).
Azınlık stresi, azınlıktaki bireylerin sosyal çevrede yaşadıkları olaylar sonucu ortaya çıkan çatışma olarak tanımlanır ve topluma hâkim olan değerler ile azınlıkta olan bireylerin değerleri ile ilgilidir (6,7).
İçselleştirilmiş homofobi, ayrımcılık, damgalanma ve yaşanılan şiddet olayları azınlık stresinin etkenleri olarak sıralanabilir. LGBT bireylerin sosyal çevrede yaşadıkları kronik stres, azınlık stresinin temelini oluşturur (8). Azınlık stresi, nefret suçu ve ayrımcılık gibi sosyal çevreden kaynaklanacağı gibi, içselleştirilmiş homofobi ve açılma sürecinden de kaynaklanabilir (9). Aynı zamanda, azınlık grubundaki bireylerin hepsi olumsuz yaşam olayları yaşamış ve azınlık stresinden dolayı sağlık problemleri yaşamış diyemeyiz. Birçoğu, bu durumla baş edebilmektedir. Hangi faktörlerin olumlu ve olumsuz sağlık sonuçları ile ilgili olduğunun tanımlanması ve azınlık stresinden kaynaklanan olumsuz sağlık sonuçlarına neden olan faktörlerin incelenmesi önemlidir (10).
LGBT bireylere yönelik şiddet ve ayrımcılık, azınlık stresinin temelini oluşturur. Kaliforniya'da lezbiyen gey ve biseksüeller ile yapılan çalışma sonucuna göre; kadınların beşte biri ve erkeklerin dörtte biri cinsel yönelimleri yüzünden cinsel ve fiziksel taciz, hırsızlık ve mülkiyet suçu gibi haksızlıklara uğradıklarını belirtmişlerdir. Bu çalışmanın vurguladığı diğer bir sonuç da nefret suçlarına maruz kalan lezbiyen ve gey bireylerin depresyon, öfke ve anksiyete belirtilerini ciddi oranda göstermeleridir. Bu belirtilerin birçoğu LGBT bireylerin kendilerini tehlikede ve savunmasız hissetmesinde kaynaklanmaktadır (11). Amerika‟da yapılan geniş çaplı bir çalışmada LGBT bireyler heteroseksüel bireylere oranla işten atılma gibi önyargıyla bağlantılı davranışlara iki kat daha fazla maruz kalmaktadırlar (12). Araştırma sonuçlarına göre LGBT bireyler arasında genç yaşta olanlar daha fazla mağduriyete uğramakta ve bu durumun psikolojik sonuçları da ciddi olabilmektedir. Homofobi ve gey bireylere yönelik şiddet LGBT gençleri direkt ya da dolaylı olarak etkilemektedir. Çalışmalar; lezbiyen gey ve biseksüel gençlerin, okulları da kapsayan çok çeşitli alanlarda sözlü tacizden fiziksel saldırıya kadar uzanan geniş bir çerçevede mağduriyete uğradıklarını göstermiştir. Zorlama, LGBT gençlerin yabancılaşması ve cinsel yönelimi kabul etmede yaşanan zorluklar; alkolizm, madde kullanımı, intihar düşüncesi ve yeme bozuklukları gibi ruh sağlığı problemlerine yol açabilmektedir (13).
İçselleştirilmiş homofobi, ruh sağlığı profesyonelleri ve araştırmacılar tarafından bireyin kendi eşcinselliği hakkındaki olumsuz duyguları olarak tanımlanır. Ancak bu terimin anlamı kavramsallaştırılma şekline göre değişiklik gösterebilir. İçselleştirilmiş homofobiyi ölçmeyle ilgili büyük ölçüde anlaşmazlıklar ve kavram kargaşası olduğu halde, araştırmalar içselleştirilmiş homofobinin anksiyete bozuklukları, depresyon, madde kullanımı ve intihar düşüncesi gibi ruh sağlığı sorunları ile yakın ilişkisi olduğunu göstermektedir (14).
________________________
Kaynaklar ve İleri Okuma:
1) Seda Karakaya, 2017, LGBT Bireylerinin Sağlık Bakım Deneyimleri ile İlgili Görüşleri, İstanbul Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Ruh Sağlığı ve Hemşireliği Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi
2) Scott, S. D., Pringle, A. ve Lumsdaine, C. (2004). Sexual Exclusion–Homophobia and health inequalities: a review. London: Health First.
3) Flowers, P. ve Buston, K. (2001). “I was terrified of being different”: Exploring gay men's accounts of growing-up in a heterosexist society. Journal of adolescence, 24(1), 51-65.
4) Faulkner, A. H. ve Cranston, K. (1998). Correlates of same-sex sexual behavior in a random sample of Massachusetts high school students. American Journal of Public Health, 88(2), 262-266.
5) McCann, E., Sharek, D., Higgins, A., Sheerin, F. ve Glacken, M. (2013). Lesbian, gay, bisexual and transgender older people in Ireland: Mental health issues. Aging & mental health, 17(3), 358-365.
6) Mirowsky, J. ve Ross, C. (1989) Social Causes of Psychological Distress (1st Ed). New York: Aldine de Gruyter.
7) Pearlin, L. I. (1999). The stress process revisited. In Handbook of the sociology of mental health (pp. 395-415). Springer US.
8) Meyer, I. H. (1995). Minority stress and mental health in gay men. Journal of health and social behavior, 38-56.
9) DiPlacido, J. (1998). Minority stress among lesbians, gay men, and bisexuals: A consequence of heterosexism, homophobia, and stigmatization. Sage Publications, Inc.
10) Mayock, P., Bryan, A., Carr, N. ve Kitching, K. (2009). Supporting LGBT lives: a study of the mental health and well-being of lesbian, gay, bisexual and transgender people. Dublin: GLEN.
11) Herek, G. M., Gillis, J. R. ve Cogan, J. C. (1999). Psychological sequelae of hate-crime victimization among lesbian, gay, and bisexual adults. Journal of consulting and clinical psychology, 67(6), 945.
12) Mays, V. M. ve Cochran, S. D. (2001). Mental health correlates of perceived discrimination among lesbian, gay, and bisexual adults in the United States. American Journal of Public Health, 91(11), 1869-1876.
13) Pilkington, N. W. ve D'Augelli, A. R. (1995). Victimization of lesbian, gay, and bisexual youth in community settings. Journal of Community Psychology,23(1), 34-56.
14) Meyer, I. H. ve Dean, L. (1998). Internalized homophobia, intimacy, and sexual behavior among gay and bisexual men. Stigma and sexual orientation: Understanding prejudice against lesbians, gay men, and bisexuals, 4, 160-186.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder